Teknolojik Çalışma Modeli Olan Uzaktan Çalışmanın Yasal Çerçevesi

Uzaktan çalışma, COVID-19 pandemisiyle birlikte hızla yaygınlaşan ve günümüz çalışma dünyasında kalıcı bir model haline gelen bir yöntemdir. Teknolojinin ilerlemesi, şirketlerin esneklik ihtiyacı ve çalışan memnuniyetine verilen önem, uzaktan çalışmanın popülerliğini artırmıştır. Ancak, bu modelin yaygınlaşması iş hukuku açısından çeşitli uyum gerekliliklerini ve sorunları da beraberinde getirmiştir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesi, uzaktan çalışmayı bir çalışma modeli olarak tanımlamış ve genel esaslarını düzenlemiştir. Bu çerçevede, 10 Mart 2021 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren "Uzaktan Çalışma Yönetmeliği", uzaktan çalışmanın usul ve esaslarını, uygulanamayacağı işleri ve veri güvenliğine ilişkin kuralları detaylandırmıştır.

Yönetmelik, uzaktan çalışmayı “işçinin iş görme edimini işyeri dışında, genellikle evinde veya teknolojik araçlar kullanarak yerine getirdiği ve yazılı bir sözleşmeye dayalı iş ilişkisi” olarak tanımlamaktadır. Bu tanım, uzaktan çalışmanın yasal çerçevesini netleştirmektedir. İlgili yönetmelikle uzaktan çalışmaya ilişkin birçok husus düzenleme altına alınmıştır. Yazımızın bundan sonraki kısmında bu düzenlemelere ayrıntılı olarak yer verilecektir.

Uzaktan çalışmaya ilişkin iş sözleşmeleri yazılı şekilde düzenlenmelidir. Sözleşmede; işin tanımı, yapılma şekli, süresi ve yeri, ücret ve ödeme yöntemleri, iş araçlarının temini ve korunması gibi hususlara yer verilmelidir. Ayrıca, uzaktan çalışmanın yapılacağı mekân ile ilgili düzenlemeler iş başlamadan önce tamamlanmalı ve bu düzenlemelerden kaynaklanan maliyetlerin karşılanma şekli işçi ve işveren arasında kararlaştırılmalıdır. Örneğin, çalışanın evinde gerekli olan internet bağlantısının maliyeti gibi konular sözleşmeyle netleştirilmelidir.

Yönetmelik, işverenin, iş için gerekli malzeme ve ekipmanı sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça sağlamakla yükümlü olduğunu ifade etmektedir. İşveren, ekipman tesliminde bir liste hazırlamalı ve bunu yazılı olarak çalışana iletmelidir. Ayrıca, işin yürütülmesinden kaynaklanan maliyetlerin nasıl karşılanacağı iş sözleşmesinde açıkça belirtilmelidir.

Uzaktan çalışma saatleri, taraflar arasında yapılan iş sözleşmesiyle belirlenmeli, fazla çalışma durumları da yazılı olarak kararlaştırılmalıdır. Bu düzenleme, fazla mesainin mevzuata uygun şekilde yapılmasını sağlarken çalışan haklarının korunmasını temin eder.

Uzaktan çalışmada, işçi ve işveren arasındaki iletişimin yöntemi ve zamanı iş sözleşmesinde belirtilmelidir. Bunun yanı sıra, veri güvenliği uzaktan çalışmada büyük önem taşımaktadır. İşveren, çalışanın veri güvenliği kurallarına uymasını sağlamak için gerekli bilgilendirme ve önlemleri almakla yükümlüdür. Veri güvenliği kurallarına uyulmaması durumunda, işçi sözleşmesel sorumluluklarla karşılaşabilir.

İşveren ayrıca, iş sağlığı ve güvenliği konularında çalışanı bilgilendirmek, gerekli eğitimleri sağlamak ve ekipmanlarla ilgili güvenlik tedbirlerini almakla yükümlüdür. Bu yükümlülük, uzaktan çalışanların güvenli bir ortamda çalışmasını amaçlamaktadır.

Yönetmeliğin 13. maddesi, uzaktan çalışmanın yapılamayacağı işleri düzenlemektedir. Buna göre, tehlikeli kimyasal maddeler ve radyoaktif maddelerle çalışma, bu maddelerin işlenmesi veya atıklarıyla çalışma, biyolojik etkenlere maruz kalma riski bulunan işler uzaktan çalışma kapsamı dışında tutulmuştur. Ayrıca, stratejik öneme sahip işler veya kamu hizmetleri, ilgili kamu kurumu tarafından uzaktan çalışmaya uygun görülmeyebilir.

Mevcut bir iş sözleşmesinin uzaktan çalışmaya dönüştürülmesi, işçi ve işverenin karşılıklı anlaşmasına bağlıdır. Ancak, zorlayıcı nedenlerle işyerinde uzaktan çalışmaya geçilmesi durumunda işçinin onayı aranmaz. Bu durum, iş sağlığı ve güvenliği ile genel çalışma koşullarının korunmasını hedeflemektedir.

Benzer Makaleler